Adsız (2400 × 572 piksel)

Çamurdan Sanata: Bir Seramik Hikayesi

Seramiğin keşfi

Çamurdan şekle büründürme sanatı olarak bilinen seramik işçiliğinin oldukça ilginç bir hikayesi var. Rivayete göre eski insanlar su ihtiyacını karşılayabilmek için birçok taşıma aracı denemiş ve bulamamış. Su saklama sorununa çare arayan insanlar, yağmurdan ıslanan bir tür toprağa rastlamışlar. Bu toprak, suyu üzerinde uzun süre tutabiliyormuş. Islanınca şekil alan ve suya dayanıklı olan kili, su taşıma kabı olarak kullanmışlar. Bu kapları ateşe düşüren biri ateş söndükten sonra kapların sertleşip çanağa dönüştüğünü keşfetmiş. Ardından bu malzemeyi kullanarak tabak ve çanak gibi eşyalar üretilmiş. İşte seramiğin günümüze kadar gelen hikayesi bu şekilde başlamış.

Halkbank Blog Görseller (880 × 880 piksel)

Halkbank Blog Görseller (880 × 880 piksel)

Seramiğin Kökeni

Yüksek ısıda pişirilen topraktan doğan seramik işçiliğinin tarihi insanlığın kendisi kadar eski. Tarihteki ilk seramiğin, M.Ö. 6 binli yıllarda Anadolu’da üretildiği biliniyor. Çatalhöyük’teki kazılarda bulunan ilk seramik parçaları, bugün hala bozulmadan müzelerde sergileniyor. Seramiğin Anadolu’dan sonraki en eski örnekleri Çin’de ve Mısır’da bulunuyor. Seramik parçalarının en önemli özelliği ise yapıldığı dönemlerdeki yaşam ve kültüre dair bilgiler içermesi. Bu nedenle seramik kalıntıları tarihimiz için de değerli birer kaynak. 


Seramik işçiliğinin kullanım alanları

Anadolu’dan tüm dünyaya yayılan seramik işçiliği, Mısırdan sonra Girit adasına kadar gitmiş. Mezopotamya’daki Sümerler, seramiği kullanarak saraylar ve hatta yollar yapmış. Bunların ilk örnekleri M.Ö 3500 yılına kadar dayanıyor. Yine M.Ö. 1200 yılında inşaa edildiği düşünülen Babil Kuleleri’inde, pişmiş tuğla kullanıldığı biliniyor. Bugün günümüze kadar ulaşan Mısır piramitlerinin iç kısımlarında da aynı tipte tuğlalar yer alıyor. Daha sonraları teknolojinin gelişmesi ile birlikte tuğla yapımı için farklı teknikler türüyor. 17. yüzyılda ise Almanya’daki bazı fabrikalarda büyük boyutlarda seramikler üretilmeye başlanıyor.

Halkbank Blog Görseller (880 × 880 piksel)

Halkbank Blog Görseller (880 × 880 piksel)

Seramiğin yan ürünü: çini

Çini, seramiğin bir yan ürünü. En basit anlatımıyla çini, pişmiş killi topraktan yapılan sırlı seramiklerin süslenmesi ile ortaya çıkıyor. Bu süslemeleri yapma zanaatına verilen isim ise Çinicilik. Her ne kadar seramik, Anadolu topraklarında doğsa da çini haline gelerek kullanılması Çin’de başlıyor. Başta Osmanlı olmak üzere birçok Asya mimarisinde kullanılan çini, her ülkede farklı bir teknik özellik taşıyor. Türk çini sanatının ilk örnekleri ise Karahanlı’lara dayanıyor. Camilerde kullanılan çinilere ‘kaşi’, eşyalarda kullanılanlara ise ‘evani’ ismi veriliyor. Tarihten bu yana en önemli çinicilik merkezleri İznik ve Kütahya olarak geçiyor.


Günümüzde seramik

Seramik işçiliği tarihin tozlu sayfalarından çıkıp günümüze kadar ulaşan nadir zanaatlerden biri ve günümüzde hala sanattan mutfağa birçok alanda karşımıza çıkabiliyor. Seramik, doğadan geldiği ve doğal yollarla üretildiği için çevre dostu bir malzeme. Günümüzde doğadan gelen kil, kaolin, kuvars ve feldspat maddelerinin karışımı ile daha sağlam bir şekilde üretilebiliyor. Bu maddeler, hamur haline getirildikten sonra presleniyor ve 1100 derecenin üstündeki sıcaklıkta fırınlanıyor. Elde edilen seramikler; binaların iç ve dış yüzeylerinde, zemin kaplamalarında, mutfak malzemelerinde ve dekorasyon eşyalarında kullanılıyor. Endüstriyel teknolojilerin yanı sıra hala eski usül seramik üretenlere de rastlamak mümkün. 

Halkbank Blog Görseller (880 × 880 piksel)