Vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesinin ardından tarh ve tebliğ edilerek tahakkuk eden verginin, ilgili kanunlarında gösterilen zamanlarda mükellefler tarafından ödenmesi gerekir. Zamanında ödenmeyen vergiler, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında alacaklı vergi dairesi tarafından takip edilerek cebren tahsil edilir.
Cebren tahsilat süreci vergi dairesi tarafından 6183 sayılı Kanun’un 55. maddesine göre borçlu adına ödeme emri düzenlenmesiyle başlar. Ödeme emri ile borçludan borçlarını ödemesi ya da bu borçlarla ilgili mal bildiriminde bulunması istenir. Asıl borçludan tahsilat yapılamaması veya tahsilat yapılamayacağının anlaşılması hâlinde; borçtan sorumlu olan kanuni temsilci, limited şirket ortağı, yabancı şahıs veya kurumların mümessilleri gibi kimselere de ödeme emri tebliğ edilir. Böylece borçlu dışındaki üçüncü kişiler de vergi alacağının takip sürecine dâhil edilmiş olur.
Kendilerine ödeme emri tebliğ edilenler tarafından 15 gün içinde takibe konu borçların ödenmesi, borcun ödenememesi hâlinde ise mal bildiriminde bulunulması zorunludur. Mal bildirimi yazılı veya sözlü olarak vergi dairesine yapılır. Bildirimde borçlunun, borcunu karşılayacak miktarda mal, hak ve alacakları ya da malı olmadığı ve yaşayış tarzına göre geçim kaynakları ile borcunu ne şekilde ödeyebileceği gösterilir.
Ödeme emrine rağmen borcun ödenmemesi hâlinde mal bildiriminin süresinde yapılmasına özen gösterilmelidir. Çünkü ödeme emrine konu borcu ödemeyenler, süresi içinde mal bildiriminde de bulunmaz ise mal bildiriminde bulununcaya kadar bir defaya mahsus olmak ve üç ayı geçmemek üzere hapisle tazyik olunur. Mahkeme tarafından verilen hapsen tazyik kararı Cumhuriyet Savcılığı’nca derhâl infaz olunur. Hakkında hapsen tazyik kararı alınmış borçlu mal bildiriminde bulunursa hapis kararı infaz edilmez, borçlu hapsedilmişse derhâl tahliye edilir.
Mal bildiriminde, borçlunun kendisinde veya üçüncü şahıslar elinde bulunan menkul ve gayrimenkul malları ile hak ve alacaklarından borcuna yetecek miktardaki kısmına yer verilmelidir. Mal bildirimi gerçeğe uygun olarak yapılmalı ve yalan beyandan sakınılmalıdır. Çünkü gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunulması hapis cezasını gerektiren bir suç niteliğindedir.
Mal bildiriminde, malı olmadığını belirten veya borca yetecek kadar mal göstermemiş olanların, sonradan edindikleri malları ve gelirlerindeki artışları, edinme ve artış tarihinden başlayarak 15 gün içinde vergi dairesine bildirmesi zorunludur. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyerek kamu alacağının tahsiline engel olan veya tahsilini zorlaştıran borçlular da hapis cezasıyla cezalandırılmaktadır.
Ödeme emrine karşı vergi mahkemesinde dava açılması mümkündür. Dava, böyle bir borcun olmadığı veya zamanaşımına uğradığı ya da kısmen ödendiği gerekçeleri ile tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde açılabilir. Ödeme emrinde yer alan borcun bir kısmına da dava açılabilir. Dava açılması hâlinde davayı gören mahkemece yürütmeyi durdurma kararı verilmediği sürece takip işlemleri devam eder. Açılan dava sonucunda tamamen veya kısmen haksız çıkması durumunda haksız çıkılan borç tutarı %10 zamlı olarak borçludan tahsil edilir.
Cebren tahsilat sürecinde mal bildiriminden sonraki aşamada, mal bildiriminde gösterilen veya vergi dairesince tespit edilen mallar ile borçluya ait olup üçüncü şahıslarda bulunan mallardan borca yetecek miktardaki kısmı vergi dairesince haczedilir. Yapılan hacze rağmen borcun rızaen ödenmemesi hâlinde ise haciz olunan mallar vergi dairesince 6183 sayılı Kanun’da belirtilen kurallar çerçevesinde satılarak vergi alacağı tahsil edilir.
Tamer AKSOY