Gerçek bir terapi: Kırtasiye gezileri

Mis kokulu koridorlar 

Kırtasiyelerde hepimizin dikkatini çeken ilk detay mis kokulu koridorlar olsa gerek. Bölümleri birbirinden ayıran bu koridorlarda kokulu silgilerden simli kalemlere, not defterlerinden ajandalara kadar birçok malzemenin yarattığı harika atmosfere ve enfes kokulara tanıklık etmek mümkün. Özellikle eski defterlerin sayfalarında yatan kokuyu hatırlayanlar ne demek istediğimizi daha net anlayacaktır.

Rengarenk kalemler 

“Kalem dediğin yazsın yeter” diye düşünenlerden değilseniz yakın zamanda muhakkak bir kırtasiye turuna çıkmalısınız. Envai çeşit kalemin bulunduğu bu harika dükkanlar, kalemlere dair bildiklerinizi yeniden sorgulamanıza neden olacak. Bu dükkanlarda simlisinden renklisine, kurşunundan tükenmezine farklı tür ve tarzdan çok sayıda kalem, yazı yazma isteğinizin yeniden canlanmasını sağlayacaktır. Kırtasiyelere uğradığınızda bu kalemlerle bol bol karalama yapmayı unutmayın. 

Çeşit çeşit defterler 

Kırtasiyeleri bir “sanat galerisi” olarak tanımlayabiliriz. Neden derseniz cevap, kırtasiyelerin farklı birçok türdeki defter ve ajandalarında gizli. Bu dükkanlarda geçireceğiniz kısa süreler, hiç yazma ve defter kullanma alışkanlığınız olmasa bile size bu alışkanlıkları kazandırabilir. Hiç kullanmamasına rağmen çeşit çeşit defterler alan kişileri mutlaka görmüşsünüzdür. İşte bunun sebebi, tam olarak kırtasiye terapileri! Terapilerin bu tarz etkileri olabilir, uyarmakta fayda var.

Adeta bir oyun alanı

Kırtasiyeleri keyifli kılan bir diğer özellik ise bu dükkanların oyuncak şeklinde çok sayıda malzemeye ev sahipliği yapması. Çanta, kalemtraş gibi birçok malzemenin araba, ev ve bebek gibi oyuncak formlarında üretilmesi, kırtasiyelerin adeta birer lunaparaka dönüşmesini sağlıyor. Bu durum da içindeki çocuğu koruyan herkes için kırtasiyeleri cazibe merkezi haline getiriyor. Bu dükkanlarda eğlenmemek gerçekten mümkün değil.