ABD ve Çin arasındaki ticari ve ekonomik anlaşmazlıklar geçtiğimiz yüzyılın sonlarına doğru başlamışken, 2018 yılında ABD Başkanı Trump'ın, "haksız ticaret uygulamaları" olarak adlandırdığı başlıklarda Çin'e tarifeler ve diğer ticaret kısıtlamalar koymasıyla tırmandı. Bu başlıklar temel olarak ABD ve Çin arasında, ABD aleyhine artan ticaret açığı, fikri mülkiyet hırsızlığı ve Amerikan teknolojisinin Çin'e aktarılması olarak özetlenebilir. Özellikle son yıllarda iki ülke arasındaki gerilimler, ticaret savaşları ve teknolojik yaptırımlar tedarik süreçlerinde önemli değişimlere yol açmıştır. ABD’de 2025 Ocak ayında başlayan 2. Trump dönemi, ticari ve ekonomik gerilimleri daha da tırmandırarak küresel tedarik zincirlerini köklü bir şekilde etkilemektedir. ABD ile Çin arasındaki esas rekabetin ticaret değil teknolojik üstünlük, özellikle de yapay zekâ ve "Büyük Veri" alanlarında yaşanmakta olduğunu belirten uzmanlar, ticaret savaşlarının üreticiler ve tüketiciler için daha yüksek fiyatlar getirdiğini ve küresel boyutta ekonomik zarara yol açtığını belirtmekteler.
ABD’nin Çin’e olan bağımlılığını azaltma çabaları şirketleri alternatif üretim merkezleri aramaya iterek, özellikle Güneydoğu Asya ülkeleri ve Hindistan gibi bölgelerin üretim kapasitelerini artırmalarına neden olmuştur. Teknoloji sektöründe yaşanan ayrışma, tedarik zincirlerini bölgesel hâle getirme eğilimini hızlandırmaktadır. ABD, Çin merkezli teknoloji şirketlerine kısıtlamalar getirirken, kendi şirketlerini yerel üretime yönlendirmektedir. Çin ise bu yaptırımlara karşılık olarak yerli üretimi teşvik etmekte ve kritik teknolojilerde dışa bağımlılığı azaltmaya çalışmaktadır. Bu bölünme, özellikle yarı iletkenler, yapay zekâ ve 5G gibi stratejik sektörlerde tedarik zincirlerinin yeniden şekillenmesine yol açmaktadır. Çin'in teknoloji alanında kendi kendine yeterli bir düzeye yükselerek, ABD merkezli teknolojik süreçlerden giderek daha da bağımsızlaşması olasılığı, gelecekte tarafların kendi teknolojik normlarını ve standartlarını diğer ülkelere dayatma çabalarına bağlı olarak küresel düzeyde teknolojik bloklaşma ihtimalini de beraberinde getiriyor.
Üretim maliyetleri ve lojistik yatırımları da ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarından büyük ölçüde etkilenmekte. Çin, yıllarca küresel ekonominin üretim üssü olmuşken, ABD ve Avrupa’daki şirketler artık tedarik kaynaklarını farklılaştırma stratejileri geliştirmekteler. “Çin+1” strateji geliştiren şirketler, Çin merkezli üretim modelini tamamen terk etmeden alternatif üretim üsleri oluşturmaktadır. Özellikle Vietnam, Tayvan, Malezya, Meksika ve Hindistan gibi ülkeler bu süreçten en çok faydalanan bölgeler arasında yer almaktalar.
Makro ekonomik kurallar ve döviz oranları da küresel piyasalarda tedarik zincirlerinin planlaması konusunda son derece belirleyicidir. Çin hükümetinin, Remninbi'nin dolar karşında değer kaybetmesini önleme konusundaki tercihleri ile Trump’ın Amerikan dolarını güçlü tutma üzerine politikaları tedarik hareketleri üzerinde önemli etkiler yaratmakta. Sonuç olarak, ABD ve Çin arasındaki ekonomik ve ticari rekabet, küresel tedarik zincirlerinin planlanmasında değişimlere neden olmaktadır. Şirketler, jeopolitik ve jeo-ekonomik riskleri azaltmak için üretim merkezlerini çeşitlendirerek yeni tedarik modelleri yaratmaktadır. Bu süreç, küresel ekonomide yeni güç dengelerin oluşmasına neden olurken, bölgeselleşmiş ve esnek tedarik zincirlerinin ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Prof. Dr. H. Gaye Gencer
31.01.2025
Akademik görevine 1997 yılında Yeditepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak başlayan Prof. Dr. Hatice Gaye Gencer, 2002 yılında yardımcı doçent olarak atanmış ve 2017 yılına dek bu pozisyonda görev yapmıştır. 2017-2022 yılları arasında doçent olarak hizmet verdikten sonra, 2022 yılında profesörlük unvanını almış ve hâlen aynı bölümde profesör olarak akademik çalışmalarına devam etmektedir. Ayrıca, 2013 yılından itibaren yarı zamanlı olarak University of Ludwigshafen am Rhein'de öğretim görevlisi olarak dersler vermektedir.
Verdiği dersler:
İşletme Finansmanı
Şirket Finansmanı
Finansal Yönetim
Finansal Muhasebe
Maliyet Muhasebesi
Yönetim Muhasebesi
Finansal Piyasalar ve Kurumlar
Uluslararası Finans
Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi
Kurumsal Finansman Teorisi
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.