1.Giriş
Ertelenmiş vergi, orijinal adıyla “Deferred tax” muhasebe literatürümüze yeni girmiş bir konudur. Fakat Uluslararası Muhasebe Standartlarında uzunca bir süredir yeri olan bir konudur. Ertelenmiş vergi konusu Uluslararası Muhasebe Standartlarının 12.si olan vergilendirme başlıklı (IAS 12 Income Taxes) standardı içerisinde yer almaktadır. Ülkemizde ise “Ertelenmiş Vergi” konusu ilk olarak SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) tarafından ele alınmış ve uygulamaya konulmuştur.
SPK, kendi mevzuatına tabi şirketlerde uygulanmak üzere uluslararası muhasebe standartlarıyla uyumlu finansal tablolar ve raporlar hazırlanması amacıyla 15.11.2003 tarihinde “25290 Sayılı Mükerrer Gazetede Seri XI No. 25 sayılı Sermaye Piyasasında Muhasebe Standartları Hakkında Tebliği” yayınlamıştır. Bu tebliğde 33 adet standart yayınlanmış ve ertelenmiş vergi tebliğindeki kısım 28’de “Kurum Kazancı Üzerinden Alınan Vergiler” başlığı altında ele alınmıştır. Hâlen SPK mevzuatına tabi şirketler de, bu tebliğe uygun olarak finansal tablolar hazırlanmakta ve raporlama yapılmaktadır.
Son olarak ülkemizde ulusal muhasebemizin gelişebilmesini sağlamak, uluslararası muhasebe standartlarına da paralel ve kamu yararına uygun ulusal muhasebe standartları oluşturmak amacıyla Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) kurulmuştur. Bu kuruluşta, bugüne kadar 41 adet standart yayınlamıştır. Ertelenmiş vergi konusu, Türkiye Muhasebe Standartlarının (TMS) 12 no.lu Gelir Vergileri başlıklı standartta düzenlenmiştir. Türkiye Muhasebe Standartları şu anda uygulanmamaktadır. Fakat Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun uygulamaya geçmesi ile birlikte Türkiye’de faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişi tacirler Türkiye Muhasebe Standartları’na uygun şekilde muhasebelerini düzenleyeceklerdir.
2. Ertelenmiş Vergi Kapsamı
Ertelenmiş vergi, bir varlığın ya da bir borcun (yükümlülüğün) muhasebedeki kayıtlı değeri ile vergi değeri arasındaki farktan oluşan geçici farklar üzerinden hesaplanır. “Ertelenmiş vergi iki yönlü olarak ortaya çıkar. Birincisi ertelenmiş vergi varlığı, ikincisi ise ertelenmiş vergi borcu (yükümlülüğü)’dür. Ertelenmiş vergi varlığı; indirilebilir geçici farklar, kullanılmayan mali zararlar ile kullanılmayan vergi indirim ve istisnalarının ileriye doğru taşınması nedenleriyle gelecek dönemlerde geri kazanılabilir vergi tutarını ifade etmektedir. Ertelenmiş vergi borcu (yükümlülüğü) ise geçici farklar nedeniyle gelecek dönemlerde ödenecek vergi tutarını ifade etmektedir.
TMS 12’ye göre geçici farklar, bir varlığın veya borcun bilançodaki defter değeri ile bunların vergi açısından taşıdıkları değerler arasındaki farkları ifade eder. Geçici farklar aşağıdakilerden biri şeklinde olabilir:
Vergiye tabi geçici farklar: Bunlar, gelecek dönemlerde faydalanma veya ödeme yapıldığında o dönemlerin vergiye tabi kârını veya zararını belirlerken vergiye tabi tutarlar oluştururlar.
İndirilebilir geçici farklar: Bunlar, gelecek dönemlerde faydalanma veya ödeme yapıldığında o dönemlerin vergiye tabi kârını veya zararını belirlerken vergi matrahından indirilebilir tutarlardır.
TMS 12’de konuyla ilgili geçen önemli tanımlardan biri de vergiye esas değer tanımıdır. Bu, bir varlık veya borcun vergisel açıdan taşıdığı tutarı/değeri ifade etmektedir.
Bir varlığın vergiye esas değeri, işletmenin gelecekte söz konusu varlığın defter değeri tutarında sağlayacağı vergiye tabi ekonomik yarardan, vergisel açıdan gider olarak indirilebilecek olan tutarı ifade eder. Eğer ilerideki ekonomik faydalar vergiye tabi olmayacaksa anılan varlığın vergiye esas değeri defter değerine eşit olmaktadır.
Konuyla ilgili bir diğer önemli husus ise vergi gideri (vergi geliri)’dir. Vergi gideri (vergi geliri), dönem vergi gideri (dönem vergi geliri) ile ertelenmiş vergi gideri (ertelenmiş vergi geliri) toplamından oluşmaktadır.
Genel olarak ertelenmiş verginin tanımı ve konuyla ilgili diğer önemli kavramları açıkladıktan sonra 12 No.lu Türkiye Muhasebe Standardında konuyla ilgili temel prensipler şunlardır.
· TMS 12’ye göre finansal raporlama yapan kuruluş, bir varlığı veya borcu muhasebeleştirdiğinde bunların defter değerleri kadar bu varlıktan ileride fayda temin edileceğini, borcun ise ödeneceğini bekler. Eğer, defter değerleri tutarında ileride elde edilen faydalar veya borç ödendiğinde ödenecek vergiler, bu faydanın elde edilmesi veya borcun ödenmesinin vergisel etkisinin olmadığı duruma göre fazla veya az olacaksa; bu standart bazı istisnai durumların dışında, işletmenin ertelenmiş vergi borcu veya ertelenmiş vergi alacağı muhasebeleştirmesini zorunlu kılmaktadır.
· Bu standart, işletmenin; işlemlerin ve diğer olayların vergisel sonuçlarını işlemleri ve diğer olayları muhasebeleştirdiği şekilde muhasebeleştirmesini zorunlu kılmakta. Bu nedenle, işlemler ve diğer olaylar kâr veya zararda muhasebeleştirilmişse bunlarla ilgili vergi etkileri de kâr veya zararda muhasebeleştirilmektedir.
· İşlemler ve diğer olaylar doğrudan doğruya öz kaynak hesaplarında muhasebeleştirilmişse ilgili vergi etkileri de doğrudan özkaynak hesaplarında muhasebeleştirilmektedir.
· Benzer şekilde, işletme birleşmelerinde ertelenmiş vergi alacağının veya vergi borcunun muhasebeleştirilmesi, işletme birleşmesinde oluşan şerefiye tutarını veya elde etmenin maliyetinin devralınan şirketin belirlenebilen varlıklarının net gerçeğe uygun değerlerinin, borçlarının ve koşullu borçlarının toplamını aşan kısmındaki devralanın hissesine düşen kısmı etkilemektedir
· Bu standart, aynı zamanda henüz kullanılmamış olan geçmiş yıl zararları nedeniyle oluşan ertelenmiş vergi varlıklarının veya kullanılmamış vergi avantajlarının muhasebeleştirilmesi, gelir vergilerinin finansal tablolarda sunumunu ve gelir vergileri ile ilgili bilgilerin açıklanması konularını da düzenlemektedir.
Kaynaklar:
· – Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
· – Seri XI No 25 sayılı Sermaye Piyasasında Muhasebe Standartları Hakkında Tebliğ (Kısım 28)
· – Gelir Vergilerine İlişkin Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 12) Hakkında Tebliğ Sıra No: 31
Doç. Dr. A. Engin Ergüden
20.12.2024
İş yaşamına 1995 yılında Güreli YMM A.Ş.’de denetçi yardımcısı olarak başlayan Ergüden, 1998 yılında Denet YMM A.Ş.’nin denetim bölümünde kıdemli denetçi olarak çalıştı. 2000-2006 yılları arasında Zorlu Holding A.Ş. İç Denetim Departmanı’nda İç Denetim Müdür Yardımcısı ve İç Denetim Müdürü, 2006-2009 yılları arasında da Unitim Holding A.Ş.’de İç Denetim Müdürü olarak görev yaptı. Hâlen 2009 yılının Ekim ayında kurduğu Erler SMMM Denetim Hizmetleri Limited Şirketi’nde yönetici ortak olarak denetim danışmanlığı ve denetim hizmetleri veriyor.
Dr. Engin Ergüden, SMMM ve CRMA ruhsatına sahip olup Türkiye İç Denetim Enstitüsü Akademik İlişkiler Komitesi üyesi, The Institute of Internal Auditors, Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği ve Muhasebeciler Mali Müşavirler Birliği Derneği üyesi.
Çeşitli üniversitelerde lisans ve yüksek lisans programlarında dersler veren Ergüden,
TÜRMOB-Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği’nde Türk Ticaret Kanunu ve Bağımsız Denetim Standartları ve Uygulamaları ile Kamu Gözetimi Kurumu, meslek mensubu yetkilendirme eğitimleri kapsamında bağımsız denetim standartları ve şirketlere yönelik profesyonel eğitimler de veriyor.
Sorunuz başarılı bir şekilde uzmanımıza gönderilmiştir. Uzmanımız en kısa zamanda sorunuza yanıt verecektir.